Adana Cami ve Mescitleri

Adana Cami ve Mescitleri

Ulu Cami (Seyhan)

Ulu Cami, Ramazanoğullarından Halil Bey tarafından 1527’de yapımına başlanmış, 1544’de de oğlu Piri Mehmet Bey tarafından tamamlanmıştır. Adana’nın Ziya Paşa Parkı’nda bulunan bu caminin yanında türbesi, medresesi ve meşruta evleri bulunmaktadır.

XVI.yüzyılda yapılan bir Osmanlı eseri olmasına rağmen mimari yapısında Emevi, Selçuklu, Memluklu etkileri de görülmektedir. Caminin duvarları siyah ve beyaz renkli mermer taş bloklarından yapılmıştır. 32.50x34.50 m. ölçüsündeki camiye doğu ve batısındaki iki ayrı kapıdan girilmektedir. Siyah ve beyaz renkli mermer taş blokları ile yapılmış olan her iki giriş kapısında da Ramazanoğlu Halil Bey’in temellerini attığını belirten h.913 (1513) ve h.948 (1541) tarihli kitabeleri bulunmaktadır. Bunlardan Selçuklu üslubunda yapılmış olan batı kapısında iki yılan kabartmasının bulunduğu bir kubbesi ile bir yazıt daha dikkati çekmektedir. Caminin ibadet mekanını örten büyük kubbe 12 köşeli bir kasnağa oturmuştur. Kıble duvarı XVI.yüzyılın İznik çinileri ile süslü olup, buradaki mihrabın üstü yine aynı şekilde İznik çinileri ile bezenmiştir. Oldukça sade beyaz mermerden minberinde h.916 (1520) tarihi ile Piri Mehmet Paşa’nın ismi okunmaktadır. Doğu kapısının yanında tek şerefeli, üzeri saçakla örtülü minaresinin gövdesi dört köşe bir kaide üzerine, sekiz köşeli renkli taşlardan yapılmıştır.

Caminin doğu bitişiğinde 29x30 m. Ölçüsündeki medrese 1540 yılında güneydoğusundaki Ramazanoğlu türbesi 1541 tarihinde yapılmıştır. Caminin yanında Vakıf Sarayı ve Tuzhanı bulunmaktadır. Kaynaklarda Vakıf Sarayı’nın harem dairesi, Tuzhanının da selamlık olduğu yazılıdır. Yapı topluluğunun güneyindeki Ziya Paşa Parkı’nda Ziya Paşa’nın mezarı bulunmaktadır.



Eski Cami (Yağ Camisi) (Seyhan)

Ramazanoğulları döneminde XV.yüzyılda şehrin merkezinde, eski Belediye Caddesi’nde Büyük Çarşı denilen semttedir. Bertrandon da la Brokiel bu caminin olduğu yerde St.Jean Kilisesi’nin bulunduğunu belirtmiştir. Evliya Çelebi de bu camiden söz ederken aynı yerde eski bir kilisenin olduğunu yazmıştır. Bugünkü cami Selçuklu mimarisi özelliğini göstermektedir. Eski kilisenin temelleri ve kalıntıları üzerine oturtulan bu caminin mihrabının eski apsisden kaldığı sanılmaktadır. Selçuklu üslubunu yansıtan sarı taştan son derece görkemli bir giriş kapısı bulunmaktadır.

Caminin medrese kapısındaki yazıta göre Ramazanoğlu Halil Bey’in isteği ile 1501’de, kiliseden camiye dönüştürüldüğü, 1525’te minaresi, 1558’de Piri Mehmet paşa tarafından medresesinin yaptırıldığı öğrenilmektedir. Selçuklu Ulu Cami plân düzeninde olup, ibadet mekânı dikdörtgen biçiminde dört sıra sütunla beş nefe ayrılmıştır.



Yeni Cami (Seyhan)

Adana Özeller Caddesi’nde bulunan bu caminin avlu kapısı üzerindeki iki yazıttan 1724’te Adana’nın zenginlerinden Abdülrezzak Antaki’nin camiyi, 1729’da Abdullah bin Ali Paşa’nın da minaresini yaptırdığını öğreniyoruz. Halk arasında Antaki ismiyle de tanınan bu camide Memluklu mimarisinin etkileri açıkça görülmektedir.

Dikdörtgen plân düzeninde, kesme taştan caminin güney duvarı taş işçiliği ile dikkati çekmektedir. İbadet mekânı iki paye ve dört sütunun taşıdığı 10 küçük kubbe ile örtülüdür. Yakın tarihlerde de caminin önüne oldukça geniş bir son cemaat yeri eklenmiştir.Güneybatı yönünde şerefesi saçakla örtülü, gövdesi zikzak süslemeli minaresi bulunmaktadır.



Akça Mescit (Seyhan)

Ramazanoğulları’ndan Akça Ağa tarafından 1409 yılında yaptırılmıştır. Cami 1770, 1830, 1867 ve 1959 yıllarında önemli onarımlar geçirmiştir. Selçuklu mimari özelliklerinin açıkça görüldüğü bu camide, giriş kapısı çevresini kuşatan bordürler tam bir Selçuklu eseridir. Ayrıca buradaki taş süslemeler ile geometrik şekiller arasına yerleştirilmiş kuş figürlerinin de dini bir yapıda kullanılmış olması oldukça dikkat çekicidir.

Büyük ölçüde köfeki taşından yapılan bu cami, dış görünüşü itibarı ile aynı zamanda bir türbeyi andırmaktadır. İbadet mekânı 7.30x7.30 m. ölçüsünde kare plânlıdır. İbadet mekânının üzeri yüksek bir kasnak üzerine oturan bir kubbe ile örtülüdür. Giriş kapısı üzerinde dört satırlık h.1184 (1770) tarihli onarım kitabesinde Hasan Ağa tarafından yeniden onarıldığı yazılıdır.


Hasan Ağa (Hasan Kethüda) Camisi ( Seyhan)

Ali Ağa Mahallesi’nde Yağ Camisi’nin arkasındadır. Ramazanoğlu Halil Bey’in kölesi Hasan Kethüda ile diğer azatlı köle Atike tarafından 1558 yılında yaptırılmıştır. Yapının mimarı bilinmemekle beraber bazı kaynaklarda Mimar Sinan’ın eseri olduğu belirtilmişse de, bu konu açıklık kazanamamıştır. Cami 1813 yılında büyük bir onarım görmüştür.

Kesme taştan yapılmış olan cami, dört yuvarlak sütunun taşıdığı üç kubbe ile örtülü iki bölüm halindedir. Bunlardan camiyi örten büyük kubbe dört duvar üzerine oturmaktadır. Son cemaat yeri iki bölüm halindedir. İbadet mekânı 10.70x10.70 m. ölçüsündedir. Müezzin mahfili ve mihrabı ağaçtan olup, siyah ve beyaz mermerlerle bezenmiştir. Tek şerefeli minaresi kesme taştan klasik üslupta olup, 1730’da yapılmıştır. Giriş kapısının kuzey duvarı bitişiğinde Lale Devri’nde yapılmış bezemeleri andıran oymalı süsler dikkati çekmektedir.

Caminin ilk kitabesi yerinde bulunmamaktadır. Adana’dan 1671’de geçen Evliya Çelebi’nin imzalı bir yazıtı caminin güney duvarındadır. Caminin bahçesinde Piri Mehmet Paşa tarafından öldürülen Hasan Ağa’nın mezarı bulunmaktadır. Ulu Caminin yapımını yöneten Hasan Kethüda buradan arttırdığı malzemeyle, ondan daha güzel olduğu söylenen bu camiyi yaptırmıştır. Söylentiye göre buna kızan Piri Mehmet Paşa Onun başını kestirmiştir.


Hoşkadem Cami (Kozan)

Kozan İlçesi’nde çarşı içerisindedir. Memluklu Emiri Abdullah Hoşkadem tarafından 1448’de yaptırılmıştır. Ulu Cami plân düzeninde olan bu yapı Memluk mimarisi üslubundadır.

Kesme taştan dikdörtgen plânlı caminin giriş kapısı renkli mermerlerle süslü olup, içerisi çok az sayıda pencere ile aydınlatılmıştır. Zeminden yüksek olan camiye on bir basamaklı bir merdivenle çıkılmaktadır. Tek şerefeli minaresi yakın tarihlerde yapılmıştır.


Kurtkulağı Camisi (Ceyhan)

Adana ili Ceyhan İlçesi’ne 30 km. uzaklıkta, Eski Halep kervan yolu üzerinde bulunan Kurtkulağı Camisi, kuzey duvarındaki kitabesinden öğrenildiğine göre h.1010 ( 1601) yılında Haydar Ağa tarafından yaptırılmıştır. H.1070 (1659) yılında yanına bir de kervansaray eklenmiştir.

Kesme taştan yapılmış olan cami iki bölümden meydana gelmiş olup, dikdörtgen planlıdır. Önünde duvarlarla çevrilmiş olan küçük avlunun kıble yönünün üzeri de kapatılmış ve eyvanlı yazlık bir bölüm haline getirilmiştir. Caminin ikinci bölümünü oluşturan dikdörtgen planlı bölümün üzerini iki büyük sekizgen kasnaklı kubbe örtmektedir.

İbadet mekânında iki sıra halinde altışar sütun bulunmaktadır. Caminin dikkat çeken bölümü ilk yapılışına ait olan minaresidir. Kuzeydoğu köşesinde, avlu giriş kapısı üzerinde küçük ölçüdeki bu minare bugün yeni yapılmış olan minare ile büyük bir tezat oluşturmaktadır. Minarenin boyu öylesine kısadır ki şerefe çıkıntısı caminin beden duvarları ile aynı düzeydedir. Caminin kuzeybatı köşesinde 1960’lı yıllarda yapılmış olan briket minare bulunmaktadır.



Ulu Cami (Ceyhan)

Camiyi Koban göçmenlerinden Abdülkadir Ağa 1868’de yaptırmıştır. Mimari yönden önemi olmayan bu cami, 1946 yılında genişletilmiştir. Duvarları tuğla ile örülü olup, son eklemelerle kubbe sayısı 15’ten 25’e çıkarılmıştır.


Cuma Fakih Mescidi (Seyhan)

Ulu Cami Mahallesi’nde Kale Kapısı semtindedir. Cuma Fakih tarafından 1541’de yapılan camiyi, Mehmet Zabit ve Mehmet Arif kardeşler 1891’de onarmışlardır. Küçük ve basit bir yapı olup, duvarlarında yuvarlak kemerli ikişer penceresi bulunmaktadır.



Alemdar Mescidi (Seyhan)

Başocak Mahallesi’nde Alemdar Hacı Mustafa Hasan Ağa tarafından 1748’de yaptırılmıştır. Üzeri kubbe ile örtülü, kare plânlı küçük bir camidir. Duvarlarında ikişer penceresi vardır. Mihrabındaki zikzak bordür dışında herhangi bir süsleme elemanına rastlanmamaktadır.



Ali Dede Mescidi (Seyhan)

Ali dede Mahallesi’ndedir. Urfa Valisi Mehmet Paşa tarafından 1704’te, Ali Dede’nin adına yaptırılmıştır. Kare biçiminde tek kubbeli, küçük bir cami olup, 1952 yılında batı duvarı yıkılarak yanına kemerli bir yapı eklenmiş ve cami büyütülmüştür. Son cemaat yeri sivri kemerlerle birbirine bağlanmış sütunlar üzerine oturtulmuş küçük kubbelerle örtülüdür.



Hasır Pazarı Mescidi (Seyhan)

Yağ Camisinin yakınında Hasır Pazarı Sokağı’ndadır. XVII.yüzyıldan kalan bu caminin banisi bilinmemektedir. Klasik Osmanlı mimarisi üslubunda kare plânlı, küçük kubbeli bir camidir.



Memiş Paşa Camisi (Seyhan)

Sofubahçe Mahallesi’nde Valilik binasının yakınındadır. Adana Valisi Memiş Paşa tarafından 1825’te yaptırılmıştır. Bu caminin bulunduğu yerde eskiden Havutoğlu Mescidi bulunuyordu. Mimari yönden önem taşımamaktadır.



Mestanzade Camisi (Seyhan)

Mestanzade Mahallesi’ndedir. Ramazanoğulları’ndan Mestanzade Hacı Mahmut Ağa tarafından 1682’de yaptırılmıştır.

Kesme taştan kare planlı bir cami olup, üzerini küçük bir kubbe örter. Duvarlarında sivri kemerli ikişer pencere bulunmaktadır. Helvacı Musaoğlu İsmail (Çankaya) 1948 yılında minaresini yenilemiştir. Ayrıca Pazar Caddesi’ndeki Mestanzade Hamamı da bu caminin vakfıdır.



Şeyh Zülfa Camisi (Seyhan)

Hürriyet Mahallesi, Depo Caddesi’ndedir. Şeyh Zülfa (Zilo) tarafından 1844’te yaptırılmıştır. Kesme taştan kare plânlı olup, küçük bir kubbe ile üzeri örtülüdür. Mihrap ve minberi oldukça sadedir. Şeyh Zülfa’nın mezarı da mescidin bahçesindedir.



Yeşil Mescit (Seyhan)

Tepebağ Mahallesi’ndedir. Gencizade Hacı Mahmut tarafından 1751’de yaptırılmıştır. Kubbesini örten yeşil kiremitlerden ötürü de halk arasında Yeşil Mescit olarak tanınmaktadır.

Sarı renkli kesme köfeki taşından olan cami, kare plânlıdır ve üzeri tek kubbe ile örtülüdür. Adana Müzesi’nce 1941’de, Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından da 1965 yılında onarılmıştır. Caminin yuvarlak kemerli giriş kapısı üzerindeki h.1165 (1751) tarihli iki satırlı yazıtta ismi geçen medreseden bugün hiçbir iz kalmamıştır. Ayrıca caminin kıble duvarı üzerinde de iki yazıt daha bulunmaktadır.


Sabancı Merkez Camisi (Seyhan)

Adanalı olan Hacı Sabancı, il merkezindeki meydanda 1988 yılında Sabancı Merkez Camisi’nin temellerini atmış, caminin yapımı sürerken Hacı Sabancı’nın ölümü üzerine ailesi tarafından tamamlanmıştır.

Caminin 65.000 m2’lik arsası Adana Büyükşehir Belediyesi tarafından Türkiye Diyanet Vakfı’na devredilmiş, Adanalı hayırseverlerin de maddi katkıları ile cami 1998’de tamamlanmıştır.


Klasik Osmanlı mimari üslubunda inşa edilen cami Sultanahmet Camisi ile Selimiye Camisi’nin özelliklerini yansıtmaktadır. İbadet mekânını 32 m. çapında 54 m. yüksekliğinde bir kubbe örtmektedir. 6 minareli olup, 16 şerefelidir. İbadet mekânını örten kubbe, yarım ve çeyrek kubbelerle desteklenmiştir. Ayrıca çevre duvarlarındaki vitraylı pencerelerle içerisinin aydınlatılması sağlanmıştır.

Kemeraltı Camisi (Seyhan)

Adana ağabeydin paşa Caddesi’nde Tarsus Kapısı denilen yerde bulunan Kemeraltı Camisi, Savcıoğlu Hacı Mustafa isminde bir kişi tarafından 1599 yılında yaptırılmıştır. Caminin yapıldığı dönem Ramazanoğlu Piri Paşa’nın emirliği zamanına rastlamaktadır. Bugün Adana Müzesinde bulunan bir kitabeden öğrenildiğine göre caminin yanında bir de medrese vardı. Ancak bu medrese günümüze ulaşamamıştır.

Kemeraltı Camisi oldukça sade bir yapı olup, kesme taştan kare planlıdır. Caminin kuzey ve doğu cephelerinde üzerleri kubbeli son cemaat yeri bulunuyordu. Son derece sade olan bu caminin içerisinde önemli bir bezemesi olmadığı gibi minaresi de yanında, kesme taş kaide üzerinde tek şerefeli ve yuvarlak gövdeli idi.


Tuz Hanı Mescidi (Seyhan)

Adana Ulu Camisi’nin bulunduğu yerde olan Tuz Hanı’nın günümüze yalnızca avlusu ile mescide bitişik hamamı gelebilmiştir. Mescit XV.yüzyılın ikinci yarısında yapılmıştır.

Cami kare planlı olup, üzerini yüksek kasnaklı sivri külahı andıran bir kubbe örtmektedir.

Adana Cami ve Mescitleri [Arşiv] - Pc | FORUMLARI

Hiç yorum yok: